Türk sokak lezzeti kokoreç yunan adıyla bir ödül daha aldı!

TAKİP ET

Dünyaca ünlü TasteAtlas ülkelerin sakatat yemeklerini değerlendirdi. Türkiye ve Yunanistan listede ön sıraları kaptı. Türkiye kokoreç ile 4., kelle paça çorbası ile 11. ve işkembe çorbası ile 42. sıraları elde ederken Yunanistan ise kokoreçin aynısını yapıp adını 'kokoretsi' koyduğu yemeğiyle birinci oldu.

Türkiye geleneksel mutfağındaki yemekleri Yunanistan'a kaptırmaya devam ediyor.

Dünyaca ünlü TasteAtlas, otantik ve yöresel lezzetler sıralamasını açıkladı. Dünya ülkelerinin sakatat yemeklerini sıralayan TasteAtlas'ta Türkiye ve Yunanistan yemekleri ön sıralarda yer aldı. Türkiye'den listeye kokoreç 4. sıradan, kelle paça çorbası 11. sıradan, işkembe çorbası ise 42. sıradan girdi. 

Dünyanın en güzel sakatat yemeği ise Yunanistan'dan çıktı. Kokoreçin aynısını yapan ve ismini 'kokoretsi' olarak değiştiren Yunanlılar 4.6 puanla birinci oldu. 

Dünyanın en güzel ikinci sakatat yemeği ise Bulgaristan imzalı. Kokoretsi ile aynı puanı alan et yemeği Drop Po Selski isimli et yemeği sıralamada yine 4.6 puan alarak ikinci oldu. 

Yunan Greek City Times manşetten duyurduğu haberinin başlığını ise "Geleneksel Yunan lezzeti dünyada birinci oldu" duyurdu. Kokoretsi adlı yemeğin kuzu veya keçi sakatatından oluşan geleneksel bir yunan yemeği olduğunu savunan Greek City Times, yemeğin aslında Arnavut asıllı olduğunu öne sürdü. 

KOKOREÇ İLE NE FARKI VAR?

Greek City Times, hazırlamış olduğu haberde kokoretsi ile kokoreçin arasındaki farkları da yazdı. Kokoretsinin, Türkiye'deki halinden biraz farklı olduğunu iddia eder Greek City Times, haberinde "Türkiye'de Kokoreç için sadece bağırsak kullanılırken, Kokoretsinin yapımında böbrek ve ciğerler de kullanılıyor" ifadelerine yer verdi. 

Kokoreçin Tarihçesi

Kokoreç Yunanistan ile bir türlü paylaşamadığımız bir lezzettir. Sözcüğün köken Yunanca ve Arnavutça kelimelerden oluşup ‘’mısır koçanı’’anlamına gelir. Kokoreci Orta Asya’daki Türk boylarının keşfettiği, yapılan arkeolojik çalışmalarla ispatlanmıştır. Orhun kitabelerinde dünyanın ilk seyyar kokoreççileri olan ‘’baba ve oğul’’olduğu yazılmaktadır. Kokoreç hakkında, Çince de ve Türkçe kitabeler vardır. Zamanın tüm şöhretleri, büyük komutanlar ı ve filozoflar ı bu lezzetin tadına bakmak için ipek yolunu aşındırmıştır. Büyük İskender ‘in methini duyduğu bu lezzeti tatmak için seferini uzatıp, ta Orta Asya’ya kadar geldiği rivayet edilir. Bu lezzet kavimlerin göçüyle beraber Anadolu’ya taşınmış ve Osmanlı padişahlarının baş tacı olmuştur. İstanbul’un fethinde kapılardan ilk önce kokoreççilerin geçtiği yazılır. Yavuz Sultan Selim’in kokoreççi başı olmadan sefere çıkmadığı, IV. Murat’ın tebdili kıyafetle halkın arasına karışarak seyyar kokoreççiden gizli gizli kokoreç yediği bilinir.